3 Nisan 2014 Perşembe

Üsküdar'dan Beykoz'a Sahil Boyu Yol Almaca

  İstanbul'da görmediğim yer kalmasın mottosuyla bir koca günü daha bu karmaşık güzele ayırdım.Hem keşfedilecek bir çok semtiyle çekici gönülçelen,hem tezatları, kalabalığı,karmaşası ile düşündüren şehir...
  Bu sefer istikamet Anadolu Yakası sahil böyu gidebildiğim kadar gitmek gezebildiğim kadar gezmekti.
Üsküdar'dan Kuleli'ye kadar bir köprüyü aşarak yürüyerek, 15 nolu otobüs sayesinde kalan kısmını araçla gezerek.Nihayetinde Beykoz'da inip dolaşaral tamamladım bu geziyi.Atladığım semtler oldu. Mesela Kanlıca... Sana özel geleceğim yoğurt yemeye küsme...

Birbirinden sevimli sahil semtlerimizin özelliğini yitirmeye terk edilmesi,sıkış tıkış insanların kaldırım kenarlarında taburelere mahkum edilmesi,Kuleli'de denizde yüzen çöpler,hele hele Çengelköy'deki foseptik deresinin tam semtin orta yerinden sarı kirli sularının umarsızca denize akıtılması içimi acıttı.

 Çengelköy'ün Utancı










Bu yapılmamalı böyle olmamalı diyerek varoşlaşmış Beykoz'da tamamladım gezimi.
Sadece uzaklara bakarsak olmaz,sahilden boğaz manzarasına...Yakınımıza bakmalıyız hemen önümüze yanımıza ve mutlaka yapmalıyız yanlış giden birşey varsa düzeltmeye,doğru olanı çoğaltmaya....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder