Dün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızdı.
Atatürk'ün önderliğinde ve dehasıyla kurtuluş mücadelemiz sonucu Cumhuriyetle yönetilen bir Türk Ülkesi kuruldu.Bir diktatör olma seçeneği varken yönetimin halkta olması için Cumhuriyet yönetimini benimseten Atamıza bir nevi saygı günü benim için ayın zamanda.Hiç bir zaman tek adam olmaya çalışmadı.Halk otokratik bir şekilde yönetilmesin,yönetimde sözü geçsin istedi.
Demokrasi her ne kadar olması gerektiği gibi uygulanamıyor.Halktan vekalet alanlar kendi başılarına saltanat sürme hevesinde oluyorsa da bu ülkede yine de bir Cumhuriyetimiz yine de bir seçme şansımız var.
Niceleri seçildi zaman içinde ihtirasları ve yaptığı hatalar sonucu beğenilmedi ve halkın insiyatifiyle değiştirildi.
Ondandır yine de demokrasiye sarılışımız Cumhuriyet sevincimiz.
Bayram arifesi internetten Cumhuriyet kutlaması yapmak için Ankara'ya gelmek isteyenlerin engellenme haberlerini yorumları okudum neredeyse sabaha kadar.
Anladım ki tehlike büyümüş büyümüş fütursuzluk,halka saygısızlık,saltanat merakı,kendi gibi olmayanları yoketme hevesi devasa boyutlara ulaşmış.
Özgür iradeli insanlar için bu ne büyük zulümdür.Dogmatizmin ,biat kültürünün fikirsizleri için ise ne büyük lütuf !
Bunları düşüne düşüne öyle uzaktan internetten mızıldanıp durmakla olmaz Sevda haydi yollara dedim.
Kocaeli Yahya Kaptan Semtinden Anıt Park'a kadar olan yürüyüşe ''Bu ülkenin fikri özgür insanları Cumhuriyetlerini yıktırmayacak'' diyerek katıldım.
Burası Türkiye Yok Öyle... Askeri, medyayı, polisi ali cengiz oyunlarıyla sindirebilir,emrine amade edebilirsin ama fikri hür insanları asla !
Not: İlginç bir şekilde Yahya Kaptan semtinde sokak lambaları yanmıyordu.
İlginç.
YanıtlaSilEndişeli anne Çiğdem
Karanlıkta bile parladığınıza eminim :)) Sevgiler..
YanıtlaSilArtık karanlık arttı daha fazla ışığa ihtiyacımız var :(
SilMerhabalar,
YanıtlaSilblogumu ziyaret ederseniz son yazimda bir surprizim var :)
Sevgiler....