24 Ekim 2015 Cumartesi

Likya Turumuz Bölüm 2-Tur İle Gezmenin Faydaları Zararları :)


Bugün üçüncü gün, program daha da yoğun.Kaş taraflarına gidiyoruz.İlk mola Kaputaş Plajı. Amanın böyle güzellik olur mu..?? Yukarıdan seyretmeye doyamıyorum. Sabah saatleri haliyle plaj kalabalık ta değil.Hızla indiğimiz merdivenlerden kendimizi sahile atıyoruz .Zaman kısıtlı hop denize.Keyifli geçen Kaputaş molasının tadı damağımızda kalıyor.




Üçağız Köyüne yol alıyoruz.. Oradan tekne turuna çıkacağız ki en güzel manzaralar bu turda.Üçağız’a daha önce Likya Yolu yürüyüşünde konaklamak için gelmiştim.Bu bölgeyi çok seviyorum. Daha defalarca ziyaret edeceğim bu kesin.

Teknemize geçip yola çıkıyoruz. Simena Antik Kenti, Kaleköy manzaralı bol yüzme molalı ve eğlenceli geçiyor. Tekne çıkışı küçük bir köy gezisi ve ver elini Kaş. Rehberimiz yanık dondurma yemeden Kaş’tan gitmeyin diyor.Benim gözümde bir külah dondurmanın ateşe verilmiş hali canlanırken, aslında isli bir tadı olan yanık sütle yapılmış dondurma olduğunu öğrenip, hayal kırıklığı yaşıyorum.Olsun ben isli olan her şeyi severim bunu da sevdim.



Kekova Tekne Turu Manzaraları


Bugün program yoğun dedim ya  iki durak daha var.İlk durak Patara . Antik kenti gezmiyoruz direkt plaja. Hava da rüzgarlı ve deniz dalgalı. Burası sabah durgun oluyormuş bilginize. Denize girmiyorum.Çevremi seyredip güneşleniyorum.

 
Patara Plajı
Buraya ayrılan zaman da bitti hadi Saklıkent’e. Akşam saatlerine yaklaştığımızdan belimize kadar suya girilecek kısmına geçmeden, sadece duvara tutturulmuş yoldan gidip , akan suyu seyrediyoruz.Artık sonbahar olduğundan akşam olunca serinlik bastırıyor bu durumda soğuk sularda yürümek pek akıllıca gelmiyor.





Saklıkent
Ortam güzel su üzerine kurulu  oturma yerleriyle bir çok tesis var.Buralarda bir süre tatil yapıyor olsam dere üstü keyfi için gelebilirim.
Artık hava kararıyor otele dönüyoruz.
Bilin bakalım otelde durum ne ?? Oda tabii ki temizlenmemiş,toplanmamış çalışmayan çalışmıyor,çalışan ise durmuyor.Allahım bu bir sınav mıı??
Derin bir of çekip kendimizi dışarı atıyor, arkadaşlarla bahçede sohbet ettikten sonra ertesi güne dinç olmak için dinlenmeye çekiliyoruz.

Devam edecek…

23 Ekim 2015 Cuma

Likya Turumuz Bölüm 1-Tur İle Gezmenin Faydaları Zararları :)


   Yaz bitiyordu ve yaz başında tatil yapmış tatil kuşları için bir gezi daha yapmak  vakti daralıyordu.Kurban bayramını gözümüze kestirdik kardeşimle ve neler yapabiliriz araştırmalarına girdim. Bayram vakitlerinde gidip bir otelde yatmak pek uygun gelmiyordu bana .Gezip dolaşması bol denize girmeli değişik yerler görmeli turlara bakmaya başladım.Sonuçta Anıtur'un Fethiye'den Kaş'a bol tekne turlu Likya gezisinde karar kıldık.
Şimdi bir turu satın almak istediğinizde farklı fiyatlara sahip birkaç otel seçeneği size sunulur.Siz de bütçenize ve otelin lokasyonuna göre birini seçersiniz.Biz de Çalış Plajında bir otel seçtik.Turumuzu satın alıp vaktinin gelmesini hevesle beklemeye başladık.Yoğun bir programı olan 4 gün de bizi bekliyordu.
Tur firması ile ilgili size ilk bilgi istediğiniz otelde kalamıyorsunuz.Yola çıkmadan iki gün önce Daisy Garden Otelde kalacaksınız mesajı ile bura da nere biz orayı seçmedik ki diyerek bilgisayarın başlına geçtim. Google Earth te yerine baktım ki durum kötü.Ovacık'ta yerleşimin dağın yamacında sona erdiği uzak bir bölgede otel.Sitesine girip fotolara baktık eh idare edermiş diyerek moral bulduk.Her Türk gibi vardır bir hayır demeyi de ihmal etmedik.
Bayrama bir gün kala gece araca bineceğimiz için bayram trafiği de başladığı için bir saat rötarlı gelen aracımıza binip uzun yolculuğumuza başladık.

İlk gün sabahı Fethiye Kaya Köy ve Ölüdeniz durakları vardık.Kayaköy'ü 1999 yılında kaldığım sanat kampından çok iyi biliyordum.Tabii o zamandan bu yana çevresi gelişmiş ve turistik bir hale gelmiş.O zamanki vahşi boş halleri daha güzeldi.


 Kayaköy
Ölüdeniz bir tarafında hırçın dalgalı Belcekız Plajı lagüne doğru sakinleşen ve çarşaf kıvamına gelen girilesi deniziyle tam dinlenme noktası oldu.Ben Fethiye tecrübelisi olduğumdan denizin en iyi olduğu kısımda geç vakitte gitmemize rağmen havlumuzu atacak mevkii bir yer buldum.Denizin ve manzaranın keyfini çıkardım.Ölüdenizin en büyük handikapı giriş ücreti alınması, bahanesi milli park olması ama alakası yok resmen birilerine para kazandırmak için alan kiralanmış ve son cm karesine kadar içi şezlong,cafe ve deniz bisikletleriyle değerlendirilmiş.Rehberimizin dedikleri de gözlemimi destekliyordu:"Ülkenin en pahalı otoparkındayız otobüsten alınan ücret 180 TLdir."
İlk günü bu hafif programla geçirdik ve otele döndük.Odamıza geçtiğimizde balkonda bir seyyar merdiven olduğunu gördük ayrıca klima çalışıyor ama kapatacak bir kumanda bulunmuyordu.Tv yi açıyoruz sinyal yok .Resepsiyonu arayayım aa telefon da kesik.En azından sıcak su var.Gidip resepsiyona klimasal durumu haber vermece ve ilgisizlik.Gece yatarken anahtarı çıkaralım klima kapanır avuntularıyla yattık.Sabah erken kalkılacak hızla kahvaltı edilip çıkılacak.


Ölüdeniz
Ertesi gün 12 Adalar Tekne Turu ve Fethiye merkez molası var.Akşama da Paşa adlı bölgenin sevilen şarkıcısının çıktığı Mango Bar'a gidilecek.Hava bozar mı açar mı hallerde, ama moralimizi düşürmedik. Giderek güzelleşen günde tekne turuyla gezdiğimiz koyların tadını çıkardık.Fethiye'nin sevimli bir çarşısı var ,gezdik dolaştık Kral Amitas hakkında bilgi aldığımız kaya mezarlarını ziyaret ettik.

Günü dolu dolu geçirip akşam yemeğinde oteldeydik.Geldik klima hala çalışıyor oda temizlenmemiş, çalışmayan her şey ise çalışmıyor.Bir tek merdiven alınmış lazım oldu herhalde! Yine şikayetleri iletmece boş bakışlarla karşılaşmaca ama uğraşacak vaktimiz de yok.Yemekten sonra hadi gece klübüne koş...
 Gece buradayız
Gece eğlenceli geçti oynadık zıpladık bu arada ilk akşamdan güzel arkadaşlıklar kurduk hep beraber küçük bir grup halinde takılıyoruz.Turla gezmenin en iyi taraflarından biri de bu.

Devam Edecek...